Başkan Ulucan'dan PKK'nın feshi hakkında sert açıklama

Gürhan Albayrak'tan başkanlara çağrı: "Eskişehir'in gerçeklerine gelelim"

PKK'nın geçtiğimiz günlerde silah bırakıp kendini feshetmesi sonrasında basın mensuplarıyla partinin il binasında bir araya gelen İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan, sert açıklamalarda bulundu. Başkan Ulucan açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

"Büyük Türk Milleti, terör örgütüyle bir süredir sürdürülen pazarlıklarda son aşamaya gelindiğini, bölücü terör örgütünün açıklamalarından anlıyoruz. Maalesef vatanımızı korumak için toprağa düşen on binlerce şehidimizin kanı yerde kalmış, terörist örgüt Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı zafer kazandığını ilan etmiştir.
Terörist örgütün Türkiye Cumhuriyeti’nin milletiyle bölünmez bütünlüğünü yok etmek için, Siyonist–Amerikancı lobiler tarafından kurdurulduğu açıktır. Terör örgütü kurdurulduğu günden beri, Kürt–Türk düşmanlığı yaratmak ve devleti bölüp parçalamaktan başka bir amaç taşımamıştır.
Şimdi o örgüt, Türk Devleti'ne karşı zafer ilan ediyorsa, AKP ve PKK arasındaki bu antlaşmanın kaybedeni de Türkiye Cumhuriyeti Devleti demektir kaldı ki PKK’lı teröristler silah bırakıp, Türk Devleti'nin adaletine sığınacaklarını açıklamamış, PYD adı ayrı bir terör örgütünde yollarına devam edeceklerini açıklamıştır.
Bütün bu gerçekler ortadayken, AKP, PKK, MHP, Hizbullah cephesinin sevinç içinde olmasını anlayamıyoruz.
Ya okuduklarını anlamaktan acizdirler, ya da koltuklarını korumak, kurdukları yağma düzenini devam ettirmek için dış güçlerin planlarını kabul etmişlerdir." dedi.

"Milliyetçiliğinizin yalan olduğunu biliyoruz; yoksa Allah korkunuz da mı yalan?"
Başkan Ulucan konuşmasının devamında şu cümleleri kullandı:
"Alçak terör örgütü çıkmış “Türkiye Büyük Milleti üzerine düşen rolünü oynasın” demiştir. Gazi Meclisimiz PKK’nın rol dağıttığı bir tiyatro değildir. Varsın AKP, PKK, MHP, Hizbullah bağlantılı milletvekilleri kendilerine verilen tiyatro oyununu oynasınlar ancak bu ülkede bu oyunları bozacak vatanseverler de vardır. İYİ Parti bu aşağılık oyunu bozacaktır! Şimdi İYİ Parti olarak soruyoruz; PKK terör örgütüne hangi tavizleri verdiniz?
İYİ Parti olarak soruyoruz; AKP, PKK, MHP, Hizbullah ittifakı olarak “Kurucu önderimiz” diye yere göğe sığdıramadığınız Öcalan adlı bebek katilini ne zaman serbest bırakacaksınız? Yoksa bebek katiline İmralı adasında, kendinize yaptırdığınız gibi saray mı yapacaksınız? Hapishanelerdeki 10 binlerce PKK’lı teröristi ne zaman bırakacaksınız?
AKP, PKK, MHP, Hizbullah ittifakı olarak, Anayasamızın 66’ıncı maddesindeki Türklük kavramını ne zaman değiştireceksiniz? Koltuğunuzu ve yağma düzeninizi korumak için PKK terör örgütüne hangi tavizleri verdiniz?
Siz bu gelişmelerden sonra şehit annelerinin yüzüne nasıl bakacaksınız? Ruzi mahşerde İslam düşmanlarıyla ittifak yaptığınızı nasıl açıklayacaksınız? Milliyetçiliğinizin yalan olduğunu biliyoruz; yoksa Allah korkunuz da mı yalan?"

"Kazanan PKK’ysa, kaybeden Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir."
Ulucan, “Lozan’ın inkar politikalarına karşı verilen silahlı mücadelenin başarıya ulaştığı” iddia edilmektedir. Böyle bir durumda, başarı ve müjdeden bahsedebilen iktidara ve çığırtkanlarına, birinci vazifesi Türk istiklalini ve Türk Cumhuriyeti’ni daima koruma ve kollama olan Türk istikbalinin evlatları olarak soruyoruz; terör örgütüne Lozan’ın hangi maddesini delme sözü verdiniz de, “Lozan’a karşı başardık” denilmektedir. Bir terör örgütü, Lozan’a karşı zafer ilan ediyorsa, Türk Devleti'ni ve bu süreci yönetenler, kalkışmanın failleri olmaktan kaçamazlar. Görmüyor musunuz? Terör örgütü zaferini ilan ediyor. Okuduğunuzu anlamıyor musunuz? Kazanan PKK’ysa, kaybeden Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir.
Bir başka soru da, evlatlarımızın katiline özgürlük vaadidir. Yasadışı örgütün yasadışı kongresinde alınan kararlar için sarfedilen şu sözlerin üzerinde de düşünmek gerekir."

Öcalan için hukuki güvence talep edilmesine tepki gösteren Ulucan, son olarak şunları söyledi:
"Teröristbaşının süreci yürütüp yönlendirmesi, demokratik siyaset hakkının tanınması ve hukuki güvence talep ediliyor. Bu aşamadan sonra, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin rolünü oynaması isteniyor. Türk-Kürt kardeşliği gibi ekran koruyucu sözlere bakmayın. Kardeşliğe 40 yıl kurşun sıkmış alçak bir örgüt, kardeşlikten bahsedemez çünkü kalleştir. Geldiğimiz noktada uyanık olmak ve özellikle Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeleri dikkatle izlemek, hatta müdahale etmek zorundayız. Türk Milliyetçileri ölmeden, vatan hainleri emellerine ulaşamayacaktır. Toroslarda tek bir yörük çadırının dumanı tütüyorsa, bilin ki Türk Devleti bölünmeyecektir.
Çünkü cesurlar buradadır! Çünkü İYİ’ler buradadır. Çünkü İYİ Parti dimdik ayaktadır ve bu vatanı böldürmeyecektir.
Artık; Ya Lozan, Ya Sevr, Ya Milli, Ya Gayrı Milli." diyerek basın toplantısını sonlandırdı.