Şarhöyük Mahallesi'nde, Gazi Yakup Satar Caddesi ile Bülbülyuvası Sokak arasında yer alan çocuk parkı, akşam saatlerinde adeta zifiri karanlığa gömülüyor.
Şehrin Nabzı
Bir park düşünün…
Gün batarken çocuk sesleri azalıyor çünkü ışık yok.
Telefon feneriyle kaydıraktan kayan çocuklar, çamura düşenler, korkudan annesinin yanından ayrılamayanlar…
Eskişehir’in Şarhöyük Mahallesi’nde, Gazi Yakup Satar Caddesi ile Bülbülyuvası Sokak arasında bulunan çocuk parkı; Anıt Park'ın yanı başında, bitişiğinde...
Geçtiğimiz akşam oradaydık, kamera kayıttaydı.
Mahallenin çocuklarıyla, anneleriyle, babalarıyla konuştuk.
Röportaj istemediğimiz insanlar bile bir noktada, “Ben de birkaç kelime edebilir miyim?” dedi.
Çünkü bu mesele sadece aydınlatma meselesi değil.
Bu mesele: duyulmak meselesi.
Bir vatandaşın, bir kurum ya da yöneticiyi bilerek ona seslenmesi umuda işaret eder.
Evet, çocuklar Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’ye seslendi. Hep bir ağızdan...
Belki haber olur, belki görülür, belki bu kez değişir…
Aslında çok şey istemiyorlar.
Parkta birkaç lamba…
Oturacak bir iki masa…
Karanlığa terk edilmeme hissi…
Geceleri kalabalık bir mahalle parkı...
Anne telefonunun fenerini yakmış, çocuğu salıncağa biniyor.
Bir diğeri karanlıkta top oynarken düşüp çamura bulanıyor.
Ve arka fonda o tanıdık serzeniş:
“2025 yılında, Eskişehir’in göbeğinde böyle karanlık park olur mu?”
Buradan hareketle, meseleyi yalnızca teknik bir eksiklik olarak görmek yetersiz olur.
Bu, yerel yönetimle mahallelinin iletişimsizliğiyle büyüyen bir konu.
Benzer bir durumun Batıkent'te yaşanacağına inanmıyor insanlar, sorun biraz da bu aslında...
Belediyelerin teknik ekipleri bu sorunu çok kısa sürede çözebilir.
Ancak bazen de mesele o çözüm değil, o çözümün zamanında gelmemesidir.
Hep söylüyoruz ya; "Eskişehir bir kültür şehri, aydınlık bir kent" diye...
Bu şehirde karanlıkta kalan tek bir çocuk bile olmamalı.
Sayın Ayşe Ünlüce, bu haber çocukların size yolladığı açık bir mektup niteliğinde.
Onlar sizi "Ayşe Teyze" olarak görüyor. Bir anne, bir yönetici ve seslerini duyacak biri olarak…
Bir çocuğun güvenle oynayabilmesi, anne-babasının içinin rahat olması çok önemli.
Onları karanlıktan çıkarmak hepimizin sorumluluğu.
Belki de bu kez gerçekten duyulur sesleri…