Şehrin Nabzı
Son dönemde belediyelerin sadece hizmet değil, vizyon ortaya koyma sorumluluğu da var.

Çünkü artık şehirlerin sadece bugünü değil, geleceği de yönetilmek zorunda.

İşte Odunpazarı Belediyesi, bu vizyonu taşıyan adımlardan birini daha attı.

Geçtiğimiz günlerde belediye bünyesine 4 adet elektrikli araç dahil eden Odunpazarı Belediyesi, şimdi de zabıta ekipleri için 7 adet elektrikli bisikleti hizmete sundu.

Basit bir araç alımından çok daha fazlası…

Bu hamle, karbon ayak izini azaltmak, yakıt giderlerini minimize etmek ve şehir içi ulaşımda çevreye duyarlı bir tercih sunmak anlamına geliyor.

Üstelik sadece ulaşım değil, hizmet kalitesi açısından da önemli bir fark yaratıyor.

Özellikle dar sokaklar, kalabalık bölgeler ve tarihi Odunpazarı bölgesi gibi araçla girmenin zor olduğu yerlerde bu bisikletler, zabıtanın hareket kabiliyetini ciddi oranda artıracak.

Hem sürdürülebilirlik hem verimlilik…
İşte yerel yönetimlerden tam da beklediğimiz şey bu: Kenti sadece yönetmek değil, aynı zamanda dönüştürmek.

Odunpazarı Belediyesi'nin bu adımı, sıradan bir araç yenileme değil; geleceğe yapılan bir yatırım. Dahası, çevreye duyarlı belediyeciliğin pratiğe dökülmüş hali.

Dilerim bu örnek, diğer ilçelere ve hatta Eskişehir’in geneline yayılır.

Çünkü artık çevreye duyarlı olmak bir tercih değil, bir zorunluluk. Ve bu zorunluluğu gönüllü bir vizyona dönüştürebilen her yönetim, şehir belleğinde olumlu iz bırakır.

Kısa vadede yakıt tasarrufu, uzun vadede doğaya katkı…

Ve diğer yanda Sivrihisar…

Bu yıl 9’uncusu düzenlenen Uluslararası Nasreddin Hoca Kültür ve Sanat Festivali, adeta bir kültür maratonuna dönüştü.

İlçenin tarihi dokusu ve manevi mirasıyla harmanlanan bu festival, sadece konserlerle değil; tiyatro oyunları, mevlid programları, kortej yürüyüşleri ve halk dansları gösterileriyle kapsayıcı ve derinlikli bir kültürel organizasyon haline geldi.

Başkan Habil Dökmeci’nin ev sahipliğinde gerçekleşen etkinliklerde, Gaziantep’ten Kosta Rika’ya uzanan dans ekiplerinden, Ankara Tuana Halk Dansları Topluluğu’na; tiyatrodan mevlide, sahne sanatlarından Nasreddin Hoca temalı hediyelere kadar geniş bir yelpaze vardı.

Final gecesi ise tam anlamıyla bir şölen oldu. Selda Bağcan ve Veli Erdem Karakülah’ın sahne aldığı kapanış konserine on binlerce kişi katıldı.

Bu sayı sadece bir festivalin değil, bir ilçenin nasıl bir kültürel buluşma noktası haline geldiğinin de göstergesiydi.

Sivrihisar, bu yılki festivalle, şehir merkezindeki birçok etkinliğin bile önüne geçti.
Bu kadar farklı coğrafyadan katılımcıyı buluşturabilmek, sadece organizasyon gücü değil, aynı zamanda kültürel bir iddianın da işaretidir.
Sadece 100-200 kişilik belli bir kesimin değil, halkın tamamına hitap eden bu festivalde emeği geçenleri tebrik etmek lazım...